Ortadoğu kan gölü.

Yaşanan savaşlar nedeniyle,

Ülkeler istila ediliyor,

Toplumlar katlediliyor,

Düzenler bozuluyor,

Dengeler değiştiriliyor,

Sistemler yeniden kuruluyor.

*

Suriye Mart 2011’den bu yana,

ABD güdümlü terör ve işgalin hedefinde,

Terör örgütleri ardı sıra Suriye’yi tehdit ederken,

ABD de DEAŞ terör örgütü kartını sahaya sürüyor.

Ancak, ABD’nin DEAŞ bahanesi ortadan kalktıkça,

Sis dağılıyor, gerçek niyetler ortaya çıkıyor.

*

İşte tan bu kargaşanın ortasında,

Ortadoğu’da asıl masaya yatırılması gereken,

İsrail’in pervasızca yaptığı işgaller,

İşkenceler,

Katliamlar ve saldırılar orta yerde dururken,

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi,

ABD’nin talebi üzerine

Alelacele bir toplantı yapıyor.

*

Toplantının ana maddesi Suriye.

Konu; Doğu Guta’da kullanıldığı iddia edilen “kimyasal silah” konusu.

Toplantı bitiyor ve BM Suriye Özel Temsilcisi Staffande Mistura bir açıklama yapıyor.

Açıklama da deniliyor ki;

“BM’nin bu saldırıları ve sorumlularını belirleyemedi.”

Yani, “kesinleşmiş bir sonuç yok” diyor.

BM demesine diyor da,

Dinleyen kim?

ABD’nin BM Büyükelçisi Nikki Haley;

“BM’nin kararı ne olursa olsun saldırıya karşılık verilecektir” diyor.

*

Bu kararın üzerinden 24 saat geçmişken,

ABD Başkanı Trump;

“Rusya hazır olsun çünkü akıllı füzeler Suriye’ye geliyor” dedi.

Rusya’dan cevap gecikmedi;

Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Zaharova;

“Akıllı füzeler meşru hükümete değil, teröristlere atılmalı. Ayrıca bu füzeler atılırsa kullanıldığı iddia edilen kimyasal silahın tüm izleri silinir.”

*

Uzun lafın kısası,

Hikâye yine aynı hikâye,

Hani akarsuyun alt tarafından su içen kuzuyu yemek için,

Kurt’un “suyumu neden bulandırdın” bahanesi var ya,

Hah işte tam da öyle!

Neymiş?

Esad kimyasal silah kullanmış.

İyi de aylar öncesinden Rusya,

ABD’nin böyle bir suçlamaya gireceğini söylememiş miydi?

Söylemişti.

Demem o ki,

Trump, yanına Macron’u da alıp,

Suriye’de yeni bir oyunun peşindeler.

*

Biz ne desek boş!

Çünkü ABD “bağcıyı dövmek” amaçlı,

Kesinleşmemiş “kimyasal silah” iddiasını,

Yanlı bir karar tasarısıyla BM’ye dayatıp,

Kaynayan Ortadoğu kazanını her gün biraz daha harlıyor.

Ancak,

Dünya liderliğini Rusya ile paylaşmak istemeyen ABD,

Her ne kadar saldırgan çıkışlar yapsa da,

Rusya’nın bunun altında kalmayacağını da biliyor.

*

Tüm bu gerginlikler,

Yeni bir dünya savaşının sinyallerini verse de,

Kesin olan bir şey var ki,

Böyle bir savaş Suriye ile sınırlı kalmaz.

Dahası yarın ne olur bilinmez.

Ama biz biliyoruz ki,

Dananın kuyruğu Türkiye üzerinden kopacak.

Çünkü artık saha da “Milli duruşuyla” şahlanmış,

“Profesyoneller liginde top koşturan” bir Türkiye var.

O nedenle,

Ne ABD,

Ne de Rusya’nın bu bölgede Türkiyesiz bir şansı yok.

Eğer bu savaşın faturasını ödemek istemiyorsak,

Bu şansı iyi değerlendirmeliyiz.