Sözüm “koltuk gelsin, ülke yansın” diyenlere…
Sözüm “ya İstanbul, ya kaos” söyleyenlere…
Sözüm “şapkadan tavşan, kümesten seçmen” çıkartanlara.
Siz su içtiği kuyuya taş atan goygoycu beşlisi siz.
Hani 31 Mart sabahı için,
Domates, biber, patlıcan diyerek,
Milletin dikkatini park, bahçe ve kaldırımlara çekiyordunuz ya,
Hatta işi dalgaya vurup,
“Yerel seçimlerin bekayla ne alakası var kardeşim” diyordunuz ya,
Şimdi eserinizle gurur duyun.
“Hendek kazan arkadaşlar” dediğiniz PKK terör örgütünün siyasi sözcüsü,
Yani gizli ittifak ortağınız HDP özerklik söylemlerinden vazgeçmedi ya,
Hani siz dikkatleri metro, otobüs, fıskiyeye çekerken,
Onlar belediye binalarından Türk bayrağını indirip yerine terörist başı Öcalan’ın resimlerini çektiler ya,
Hani siz “mazbata da mazbata” diye mızmızlanıp toplumun sinirlerini gererken,
Yancınız Gezi eylemcileri “mazbatayı siz mi verirsiniz biz mi gelip alalım” diyerek devlet kurumu YSK’ya tehditler savurdu ya,
Hani siz ortağınızla birlikte, “15 Temmuz kontrollü darbedir, ben başbakan olacağım, hak yerini bulacak” diye naralar atarken,
FETÖ firarisi Can Dündar “İktidar İstanbul’u değil İslam’ı kaybetti” diyerek küstahça inananlara hakaret etti ya,
Siz memleketi kuşatan belayı dağıtmak için beka diyenleri hedef yapıp, haçlıların tezgâhını görmezden gelirken,
ABD, Alman, İngiliz, Fransız ve Yunan basını “Boyun eğme” başlıklı subliminal mesajlar verip “Türkler Ayasofya’nın intikamını aldı” diye manşetler attı ya,
Siz hala ne anlatıyorsunuz?
*
Aç gözünü ey büyük Türk milleti.
Birileri “paralel bir şekilde” özerkliğin önünü açıyor,
Birileri “paralel bir şekilde” Kürdistan algısı oluşturuyor,
Birileri “paralel bir şekilde” Bağımsızlığımıza kastediyor,
Ve birileri ele ele vermiş; PKK, FETÖ, DHKP-C ve benzeri terör örgütlerinin değirmenine su taşıyor.
Sen ki; Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak, Arnavut, Zaza, Gürcü, Yörük, Türkmen, Azeri ve bu yüce milletin diğer fertleri olarak.
Dumlupınar da,
Dicle ve Fırat da,
Kan gölüne dönmüş Sakarya ırmağında kurmadın mı Türkiye Cumhuriyeti Devletini?
*
Sen değil miydin Kuvay-ı Milliye ordusuyla Birinci Dünya Savaşında üç cephe de savaşan.
Sen değil miydin düşmanı İzmir’de denize döken,
Ve sen değil miydin Anadolu’yu bölük pörçük etmek isteyen İngiliz, Fransız ve İtalyanları ülkemizden kovan.
İşte senin kurduğun o Cumhuriyeti içeriden ve dışarıdan parçalamak istiyorlar,
Algılarımızı değiştirip,
Ekonomik tehditler savurarak,
Asimetrik ve psikolojik yöntemlerle,
Seçimlerimize bile müdahale etmeye çalışıyorlar.
Aç gözünü ey büyük Türk milleti.
Adım adım ülkemizi kaos ve karmaşaya sürüklüyorlar.
Sen sabredenlerden,
Sen Şükredenlerden,
Sen haksızlığa karşı direnenlerdensin.
Unutma;
Bir vakte erdi ki bizim günümüz,
Yiğit belli değil, mert belli değil.
Millet yarasına derman ararken,
Kurt bellidir ama it belli değil.
Şimdi vahametin farkında mısın?
