“Yedek milletvekilliği” genel olarak giderek genişleyen bir uygulama sahası bulmuştur. Parlamentoda, belirli bir süreliğine bile olsa çeşitli sebeplere bağlı olarak yaşanan eksik temsil sorununu ve ara seçim zorunluluğunu ortadan kaldırmayı amaçlayan yedek milletvekilliği mekanizmasının enine boyuna düşünülmesi ve düzenlenmesi gerekir.

Milletvekili genel seçimleri ile ara seçimlerde geçerli seçim tekniğinin aynı olmaması olgusu, “iki farklı seçim tekniğinden” oluşan parlamento tablosu ortaya çıkarabilmektedir. Çözüm odaklı bir anlayışla, yedek milletvekilliği uygulamasının ülkemize kazandırılması isabetli olacaktır. Ancak, anayasa değişikliği planlamasının, kendi sosyo-kültürel yapımızı, siyasi ve hukuki şartlarımızı dikkate alması zorunludur. Öte yandan, değişiklik teklifinin diğer pozitif hukuk normlarıyla uyum sağlamak adına bütüncül bir çerçevede ele alınması gerekmektedir.

16 Nisan 2017 tarihinde kabul edilen “cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” anayasa değişikliği kanun teklifinin ilk halinde “ara seçim” uygulamasının kaldırılması ve yedek milletvekilliği mekanizmasının benimsenmesi maddesine yer verilmişti. Teklifte yer alan çerçeve 5. Madde, Anayasa Komisyonundaki görüşmeler sırasında kabul edilen bir önergeyle metinden çıkarılmıştır.

Anayasanın 78. Maddesinin başlığıyla beraber değiştirilmesini öngören Çerçeve 5. Madde şöyledir:

“ D. Yedek Milletvekilliği ve seçimlerin ertelenmesi

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliğinin düşmesi, düşürülmesi, ölüm ile diğer boşalma hallerinde boşalan üyelikler aynı siyasi partinin yedek milletvekilleriyle doldurulur.

Siyasi partilerin seçim çevrelerindeki milletvekili aday listelerinde bulunup da seçilemeyen adaylar bulundukları sıra esas alınarak yedek milletvekili sayılırlar. Ayrıca siyasi partiler genel seçimlerde her seçim çevresinde en az iki olmak üzere seçilecek milletvekili sayısının beşte biri oranında, bağımsız adaylar ise bir yedek milletvekili adayı gösterirler. Milletvekillerinde boşalma olması halinde boşalan üyeliklere öncelikle o seçim çevresinde asıl aday listesinde bulunup da seçilemeyen yedek milletvekilleri ikame olur. Bir seçim çevresinde tüm milletvekilliklerinin aynı siyasi parti adayları tarafından kazanılmış olduğu hallerde, yedek milletvekili listesindeki adaylar sırayla boşalan milletvekilliğine ikame olunur. Boşalan milletvekilliğinin bağımsız adaylardan olması halinde, bu milletvekilinin oy pusulasında gösterilen yedek milletvekili adayı, boşalan milletvekilliğine ikame olunur. İkame gerçekleşmedikçe yedek milletvekilliği için hiçbir hak oluşmaz.

Savaş sebebiyle seçimlerin yapılmasına imkan görülmezse, Türkiye Büyük Millet Meclisçe Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin bir yıl ertelenmesine Meclis karar verebilir. Erteleme sebebi ortadan kalkmamışsa, aynı usule göre bu işlem tekrarlanabilir.”[1]

Maddeyle getirilmek istenen yedek milletvekilliği modeli, Avrupa ülkelerindeki örneklerden esinlenerek hazırlanmıştı. Anayasa değişikliği teklifi sunulduğunda kamuoyunda olumsuz yönde en çok tartışılan ve endişe duyulan yenilik olarak görüldüğünden Anayasa Komisyonunda paketten çıkarılmıştır. Anayasa Komisyonu Raporunda, söz konusu maddenin metinden çıkarılmasıyla ilgili olarak “ara seçim zaruretinin ortadan kaldırılması amacıyla yapılan yedek milletvekili düzenlemesinin, milletvekilleriyle alakalı diğer düzenlemelerle bir bütün olarak ele alınması gerektiği” değerlendirmesi yapılmıştır. Komisyon Raporunda ifade edildiği gibi başta seçim kanunları ve TBMM İçtüzüğü olmak üzere geniş çaplı reformist çalışmalar yapılması gerekmektedir.

 

[1] TBMM Anayasa Komisyonu Raporu (Sıra Sayısı: 447),

Yasama Dönemi:26, Yasama Yılı:2 (www.tbmm.gov.tr/develop/owa/sirasayi_sd.sorgu_baslangıc)