Numan Kurtulmuş Karsa geldi, peh peh peh;
Şu AKP lilerin, kıyafetleri değişti, bindiği arabalar değişti, mal varlıkları değişti söylemleri bir türlü değişmiyor.İnsan AKP li olmaya görsün, hemen "dersini almışta ediyor ezber" türküsünün tezahürü işlemeye başlıyor.
Kafkas Üniversitesi; küresel medeniyet krizi ve çıkış yolları adlı panel düzenlemiş, AKP genel başkan yardımcısı Numan Kurtulmuş panelde, bir tek konuyla alakalı laf söylememiş, gayrı her şeyden bahsetmiş.
Konuşmasının bir bölümünde " ezanın Türkçe okunduğu o kötü günlere atıfta bulunarak, partisinin bakanlarının, Kuran ayetlerinden dalga geçmesinden hiç bahsetmemiş, Peygamberimiz efendimizi kibirlilikle suçlayan kabine üyelerini görmezden gelmiştir.
Dine ve din duygularına saldırıda CHP nin geçmişine rekabet edercesine boş durmayan AKP zihniyeti, konu kendi bakanları olunca süklüm püklüm olmuştur.
Yine konuşmasının bir bölümünde; muhafazakâr gençlerle, idealist solcu gençler birlikte olsalardı, Amerikan askerini denize dökselerdi Amerika Irak'ı işkâl edemezdi, Afganistan'ı işkâl edemezdi, ensemizde boza pişiremezdi demiştir.
Adamlar 12 yıldır iktidar enselerinde pişen bozayı vatandaşa şikâyet ediyorlar.
AKP yeni mensubu; ABD Irak'ı işkâl ettiğinde, yöneticisi olduğu partinin iktidar olduğunu unutmuş olsa gerek, bu işkâl başladığında Genel başkanı ve Başbakanının BOP un eş başkanı olduğunu dünyaya ilan ettiğinden habersiz olmasa gerek, Genel başkanının "kahraman Amerikan askerlerine" dua ettiğini biliyor olması gerek. Yoksa aklına geleni, ağzına geleni konuşmamak siyasette en doğru iştir.
Son zamanlarda bu Alevi, Sunni meselesini getirmeye çalıştılar çok şükür tutmadı diyor.
Evet, tutmadı çok şükür; genel başkanı ve başbakanı tarafından çok gündeme geldi fakat toplumun sağduyusu, AKP nin bu işi kaşımasına ve nemalanmasına fırsat vermedi.
Bilen adam bakın daha neler diyor; "Türkün Türk'ten başka dostu yoktur" diye bir palavrayı bu millete ezberlettiler. Bulgar düşman, Yunan düşman, Ermeni düşman, ırak düşman, Suriye düşman Kürt düşman, etrafına çelik bir zırh ördü dışarıya da öyle davrandı içeriye de.
Hani derler ya be adam ben senin nereni düzelteyim; balkanlardaki katliamı kim yaptı? İzmir'i kim alev alev yaktı? Doğu ve güneydoğudaki katliamlar kimin eseri? Biz mi onlara düşmanlık yaptık, asırlarca lokmamızı paylaştık sırtımızdan vurdular, sen Ermeni'yi, Yunanı baş tacı yapabilirsin fakat biz onları sevmiyoruz. Suriye ve Irak düşmanlığı ise sizin eserinizdir, Arapları ABD nin kucağına atan sizlerin politikasıdır, bu düşmanlığı sizler körüklediniz.
Konuştuğun şehrin geçmişinden haberin yok, dostu olduğunuz Ermenilerin camilere insanları doldurup diri diri yaktığını kulağınıza fısıldayan olmadı mı?
Ayrıca Kürt düşmanlığı ne kadar çirkin bir ifade; Türk ve Kürt etle tırnak gibidir akıllarından bir birine düşmanlık geçmez bile, bu ne sorumsuzluk, bu ne gevşek bir ağız. Kürdü; Yunan ve Ermeni'yle aynı satırlarda anmak bile tarih bilmezlik ve sorumsuzluğun bariz örneğidir, cehaletin dik alasıdır.
Be adam; milletin konuştuğu dilden kime ne; bir ihtilal sapığının kanunlarını diline dolayarak milleti ayrıştırma sevdası ne büyük sevdaymış böyle. "senin mantık kurgun Digor'dan İstanbul'a çalıma ya gelen kardeşlerimizi aşağıladığı yıllarda, "Türk milliyetçilerinin lideri Alparslan Türkeş; ben ne kadar Türk'sem Kürtlerde o kadar Türk'tür, Kürtler ne kadar Kürt'se bende o kadar Kürdüm" demiştir. Sizler yüz yıl daha yaşasanız bu noktaya gelemezsiniz.
Diyeceğim o ki, kürsüde ayrı icraatta ayrı insanlar, Karsta ayrı Ankara'da ayrı insanlar bu memlekete ve bu millete huzursuzluktan başka bir şey veremezler.
Allah için söylüyorum, kurana, Allah resulüne, ezana dil uzatan her kimse, minaredeki Allah sesini kısmak isteyen her kimse, ona lanet olsun.
Hırsıza, uğursuza soysuza lanet olsun.
Birliğimizi bozanlara lanet olsun.
Kardeşliğimizi bozanlara lanet olsun.
Ülkesi ve milleti için çalışanlara helal olsun.