Yenidünya düzeninin oluşturduğu kaos da,
Tek kelimeyle "araf çağını" yaşıyoruz.
Dinmeyen kan,
Bitmeyen gözyaşı,
Kapanmayan onulmaz acılar.
Oyun içinde oynanan oyunlar.
*
Bir tarafta Suriye ve Kuzey Irak,
Diğer tarafta Ermenistan ve İsrail,
Bir başka tarafta AB ve Rumlar!
Kuzey Kıbrıs,
Kuzey Irak,
Kuzey Suriye.
Yani Türkiye'nin kıskaca alındığı üç Kuzey!
*
Oyun öyle güzel tezgâhlanıyor ki,
BOP'un üçayağı olan,
Bu üç Kuzey'in de içinde İsrail'in olmasına rağmen,
Annan planının hazırlayıcısı İsrail'in adını duyan bile yok.
Yalan mı?
Her şey Kıbrıs'ta bu planla start alan büyük kırılmayla başlamadı mı?
Dahası Annan planı çerçevesinde,
Olaylar "toprak vermeyi konuşmaya" kadar getirilince,
Sıfır sorun noktasında ki Türkiye,
Bölgesinde ve Avrupa'da yalnızlaştırılarak,
"Sıfır komşu" noktasına getirilmedi mi?
*
Ya da Türkiye'de ve Kuzey Kıbrıs'ta verilen bu tavizler sonrasında,
Atılan adımlar Kuzey Iraktaki Barzani'ye "can suyu" olmadı mı?
Demem o ki,
Coğrafyamızda terör örgütleri "devlet" kurarken,
Biz adeta var olan devleti lav etmeye çalışıyoruz.
Gelelim İsviçre de kesilen ikinci tur Kıbrıs görüşmelerine,
Rumların 36,2 olan Türk tarafındaki toprak payının,
Yüzde 28,2'ye çekilme isteği kabul görmeyince,
Çok şükür ki bu görüşme sonuçsuz kaldı.
*
Rum'un yaptığına bakar mısınız?
Bu nasıl bir devlet anlayışı...
Ve bu nasıl bir uluslararası politikadır ki,
5000'den fazla şehit vererek alınan Kuzey Kıbrıs'ın,
Yani "Türk'ün yavru vatanının" masa başında verilmesini istiyorlar.
Kimse kusura bakmasın ama...
Nasıl ki Batı için, Anadolu toprakları işgal edilmiş,
Ve orada bulunan halklar asimile edilmişse,
Aynı mantık Kıbrıs için de gereçlidir.
*
5000 den fazla şehidin kanıyla sulanmış,
Hz. Peygamber'in halası,
Hala Sultan'ın da yattığı Kıbrıs toprakları,
Bizim için vatandır.
Ve bilesiniz ki,
Er ya da geç,
Üç Kuzeyin çembere aldığı,
Bu BOP ateşi bizi yakacak olsa da,
Türk milliyetçileri var olduğu sürece,
Kıbrıslı Türkler asla ve asla,
Rum'un ve AB'nin insafına bırakılmayacaktır.