AA muhabirinin "Hazine ve Maliye Bakanlığı Kamu Maliyesi Raporu"ndan yaptığı derlemeye göre, 2021 yılının ilk yarısında enflasyonist baskılar arttı. Bu gelişmede, gıda ve temel mal fiyatlarındaki artışların yanı sıra başta petrol olmak üzere, küresel emtia fiyatlarındaki yüksek seyir ve enflasyon beklentilerindeki artış etkili oldu.
Bununla birlikte mayıs ayının ikinci yarısından itibaren kademeli olarak ekonominin yeniden açılması da özellikle hizmetler kaynaklı olarak enflasyon üzerinde baskı yarattı. Böylece yıllık tüketici enflasyonu ağustos ayında yüzde 19,25 seviyesine yükseldi.
Türk lirasındaki değer kaybının birikimli etkileri, uluslararası koşullara bağlı girdi maliyetlerindeki artışlar ve arz kısıtları üretici fiyatlarının yüksek seyretmesinde belirleyici olurken, üretici enflasyonu ağustos ayında yüzde 45,52 seviyesinde gerçekleşti.
Diğer yandan, üretici enflasyonu ile tüketici enflasyonu arasındaki makasın açılması tüketici enflasyonu üzerinde risk oluşturmayı sürdürüyor.
Yönetilen veya yönlendirilen fiyat ayarlamalarının yanı sıra yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını kaynaklı etkileri azaltmak amacıyla belirli hizmet sektörlerine yönelik uygulanan KDV indirimleri enflasyonu azaltıcı rol oynadı. Yapılan indirim ve fiyat ayarlamaları sonucunda 102,6 milyar liralık kamu gelirinden vazgeçildi.
Tüm bu gelişmeler çerçevesinde 2021 yıl sonunda enflasyonun, Orta Vadeli Program'da öngörüldüğü üzere, yüzde 16,2 olarak gerçekleşmesi bekleniyor.
Eşel mobil sisteminin enflasyona etkisi eksi 2,48 düzeyinde gerçekleşti
Rapora göre, para ve maliye politikası eşgüdümünün sürekli ve sistematik bir yapıya dönüşmesi ve kalıcı fiyat istikrarının sağlanması amacıyla gelir politikaları da enflasyonla mücadeleye destek olacak şekilde uygulanıyor.
Bu kapsamda, eşel-mobil sistemi uygulaması sonucunda sadece 2021 yılı için toplam 46 milyar liralık KDV ve ÖTV gelirinden feragat edileceği hesaplanıyor.
Eşel-mobil sisteminin Ocak-Ağustos 2021 döneminde enflasyona etkisi eksi 1,42 puan doğrudan, eksi 1,06 puan ise dolaylı olmak üzere toplamda eksi 2,48 puan olarak hesaplandı.
Salgınla mücadele kapsamında belirli sektörlerde geçici vergi indirimleri yapılması fiyat düzeyini de aşağı yönlü etkilerken, bu düzenlemelerle 2021 yılının 9 ayı için toplam 25,2 milyar lira vergi gelirinden vazgeçilecek.
Ayrıca iş yeri kiraları üzerindeki gelir vergisi stopaj oranının yüzde 20'den yüzde 10'a indirilmesi 3,6 milyar lira gelir kaybı oluşturdu.
Tütün mamullerinde uygulanan ÖTV nispi vergi oranı yüzde 67'den yüzde 63'e indirildi ve tütün mamullerinde yılın birinci ve ikinci yarısı için alkollü içkilerde ise yılın ikinci yarısı için maktu vergi tutarları artırılmadı. Bu uygulamalar ile 2021 yılı için sigarada 8,8 milyar lira, alkollü içeceklerde 2 milyar lira KDV ve ÖTV nedeniyle gelir kaybı hesaplandı.
Motorlu araçlarda ÖTV matrah eşiklerinin güncellenmesi ile otomotiv sektöründe fiyatların aşağı yönlü etkilenmesi bekleniyor. Bu düzenlemeyle yılın kalanında yaklaşık 340 milyon lira gelir kaybı oluşacağı tahmin ediliyor.
Türk lirası cinsinden yatırımların teşvik edilmesi amacıyla Türk lirası cinsi ürünlere yönelik gelir vergisi tevkifat oranlarında indirim yapılarak enflasyonla mücadeleye dolaylı yoldan destek veriliyor. Bu düzenleme ile 2021 yılının 9 ayı için 17 milyar lira gelirden vazgeçilmiş olacak.
Ekonomi Reform Programı kapsamında fiyat istikrarının kalıcı olarak tesis edilmesine ve sürdürülmesine katkı sağlaması amacıyla Fiyat İstikrarı Komitesi kurulmasına yönelik çalışmalar tamamlandı.
Komite, enflasyon ile mücadelede arz kaynaklı fiyat artışlarına yönelik yapısal tedbirlerin oluşturulması kapsamında politika koordinasyonu sağlamaya odaklanmayı sürdürecek.