DÜZCE (AA) - Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Yaz Kur'an kurslarına şimdi elhamdülillah milyon kadar çocuğumuz geliyor. Yaş sınırı yok ama 20 yıl öncesine bakın, yaş sınırı vardı. İlkokulu bitirmeyen yaz Kur'an kurslarına gidemiyordu. Kış Kur'an kurslarına, yani açılışını yaptığımız kurslara katılmak için ortaokulu bitirmek gerekiyordu, yani 14-15 yaş. O sıkıntıları hatırlayın, o yüzden şükürlerimizi arttıralım." dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığınca Düzce Üniversitesi Cumhuriyet Konferans Salonunda düzenlenen "2024-2025 Kur'an Kursları Eğitim-Öğretim Dönemi Açılış Programı"nda konuşan Erbaş, irfan ve muhabbet ocağı Kur'an kurslarının yeni eğitim döneminin başlamasının sevincini ve heyecanını yaşadıklarını dile getirdi.
Kur'an-ı Kerim'i öğrenmenin ve öğretmenin en kutsal görevlerden biri olduğunu anlatan Erbaş, "Bize o müjdeyi Peygamber Efendimiz veriyor. 'Sizin hayırlınız Kur'an-ı öğrenenleriniz ve öğretenlerinizdir' buyuruyor. İşte biz bugün o en hayırlı insanlarla olmanın, Kur'an kurslarımızda en hayırlı yüz binlerce kardeşimizin, Kur'an-ı Kerim'in hayat veren o ruhundan, gerek öğrenerek gerekse öğreterek istifade etmesinden duyduğumuz heyecanı bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Onun okunması, ezberlenmesi, anlaşılması, hayata aktarılması müminler için daima en büyük ideal olmuştur." diye konuştu.
Erbaş, Allah'ın, Kur'an öğretenlere vereceği sevabı bütün ücretlerden daha büyük kabul ettiklerine değinerek, bu şekilde bakıldığında eğitmenlerin öğrenciler üzerindeki etkisinin ve yapılan işlerin çok daha fazla kalıcı olacağından bahsetti.
Kur'an-ı Kerim dersinin seçmeli olarak verilmesinin büyük mücadeleyle kanunlaştığına işaret eden Erbaş, "Bütün kardeşlerimize diyorum ki, büyük mücadelelerle kazanılan bu kazanımdan çocuklarımız istifade etsin. Çocuklarımıza Kur'an dersini seçtirelim. Bu fırsat bir daha ele geçmez. Öğrenme yaşı o yaşlardır, ortaokul, liseli yaşlıları. Kur'an kurslarımızda 50-60 yaşında talebelerimiz var. Onların en çok pişman olduğu şey nedir biliyor musunuz? 'Çok zor öğreniyorum' diyorlar. 'Keşke ortaokul yaşlarımda bunu öğrenseydim, keşke liseli yaşlarda Kur'an okumasını öğrenseydim' şeklinde hayıflandıklarını görüyoruz." ifadesini kullandı.
Erbaş, imkanlar varken çocuklara temel dini bilgilerin verilmesinde annelik babalık vazifesinin yapılmamasının vebal olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Yaz Kur'an kurslarına şimdi elhamdülillah milyon kadar çocuğumuz geliyor. Yaş sınırı yok ama 20 yıl öncesine bakın, yaş sınırı vardı. İlkokulu bitirmeyen yaz Kur'an kurslarına gidemiyordu. Kış Kur'an kurslarına, yani açılışını yaptığımız kurslara katılmak için ortaokulu bitirmek gerekiyordu, yani 14-15 yaş. O sıkıntıları hatırlayın, o yüzden şükürlerimizi arttıralım. Şükrümüz ne olacak? Gayretimiz olacak. Şükrümüz, çalışmamız olacak. Gelin Kur'an öğrenme seferberliği başlatalım, hayat kaynağımız Kur'an'da hayatımızı güzelleştirelim. Kur'an'ın şifasıyla ruhlarımızı şifaya kılalım."
- Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerine "derslerinize önem verin" uyarısı
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, din kültürü ve ahlak bilgisi derslerine giren öğretmenlere çağrıda bulunarak, şunları kaydetti:
"Derslerinize önem verin. Zorunlu, hafife alınacak ders değil. Çocuklara 'Serbest çalışın, üniversiteye çalışın' denecek bir ders değil. Böyle bir şey olur mu? Böyle bir ders mi din kültürü ve ahlak bilgisi dersi? 9 yıl boyunca mecburiyiz. Bir öğrenci 9 yıl, 18 yarı yıl din kültürü ve ahlak bilgisi dersini zorunlu alıp da kendisine uzatılan mikrofona, 'Kelimeişehadet nedir?' diye sorulduğunda cevap veremiyorsa, ey din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenim, sen bunun hesabını nasıl vereceksin, nasıl vereceksin? Hiç mi sınav yapmıyorsun? Sınavda kelimeişehadeti, İslam'ın şartını, imanın şartını, en basit ilmihal bilgilerini sormuyor musun? 9 yıl boyunca kaç imtihan oluyor bu çocuk? Lütfen.
Veballi bir iş. Vebal ve hesap var. Bu hesabı aklımızdan çıkarmamamız lazım. Emanet bu çocuklar bize. Matematik dersi ne kadar önemliyse ki çok önemli bana göre, hepsi dini ilim. Şu anda çeşitli branşların okutulduğu üniversitede konuşuyorum. Matematiği, fiziği, kimyayı astronomiyi diğer dersleri, mühendisliği, tıbbı çok önemsiyorum çünkü hepsi dini ilimdir bize göre. Yani tefsir ne kadar dini ilimse astronomide bu kadar dini ilimdir, matematik, fizik, kimya da. Çünkü hepsinin yaratıcısı Allah'tır. Açın Kur'an-ı Kerim'i bakın. Bütün ilimlerle ilgili birkaç ayet bulursunuz."
Düzce Valisi Selçuk Aslan da Kur'an-ı Kerim'in ilk emrinin "oku" diye başladığına dikkati çekerek, "Biz 'oku' ile başlayan bir inanç dünyasının mensupları olarak inşallah idrakle, şuurla okumaya, okutmaya devam edeceğiz. 4 yaşından başlayıp öğrenme yetisi olan, ilim talep eden herkese Kur'an kurslarımız vasıtasıyla ulaşma iradesindeyiz ve azmindeyiz." dedi.
Kentteki kurslarda eğitim alan öğrencilerin Kur'an-ı Kerim okuyup ilahi söylediği, tiyatro ve çeşitli gösteriler sunduğu etkinliğe, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Sedide Akbulut ve protokol üyeleri katıldı.