Cumhurbaşkanlığı Devlet ve Gelenek
Devlet; ‘’Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal bakımdan örgütlenmiş millet veya milletler topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık.’’ “Türk Dil Kurumu’’Cumhurbaşkanının görevi; ‘’ Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk Milleti'nin birliğini temsil eder; Anayasa'nın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir.’’ ‘’Anayasa’’
Cumhurbaşkanlığı seçimini konuştuğumuz bu günlerde, toprak bütünlüğümüzün ‘’PKK’’ terör örgütü tarafından tehdit edilmeye devam edilmesi unutulmamalıdır.
Seçilecek Cumhurbaşkanının ise, anayasada açıkça ifade edilen asli görevini yerine getirecek birisi olması son derece önemlidir…
Cumhurbaşkanı devletin başıdır; devlet birlik ister, kendisini 36 ya bölen birisinin ya da böyle bir mantık sahibinin devletin başına gelmesi doğru değildir…
Devletimizi alenen bölme arzusunu her fırsatta dile getiren terör örgütünün ve onun tezleri üzerine siyaset geliştiren birisinin veya bu mantığa sahip birinin devletin başına gelmesi doğru değildir…
Cumhurbaşkanı birliğin teminatıdır; toplumu kamplaştıran, yüzdelik dilimler üzerinden siyaset yapan, ‘’ben yüzde elliyi evlerinde zor tutuyorum’’ tehdidi ile demokrasiye sopa gösteren birisi veya bu mantığın sahibi biri devletin başına gelmemelidir…
Cumhurbaşkanı anayasanın uygulanmasını temin eder; kuvvetler ayrımı ve hukuk kuralları, bu kuralların uygulanması, hukukun üstünlüğü ilkesini hakim kılmak, bu uğurda emek ve mesai harcamak yerine, adli kurumların ve hukuk insanlarının ayrıştırılmasına emek harcayan birisi yada bu mantığın temsilcisi devletin başına gelmemelidir…
Cumhurbaşkanı devlet organlarını düzenli ve uyumlu çalışmasını sağlar; Parlamentonun Mahkemelerle, Mahkemelerin Kolluk Kuvvetleriyle, İstihbarat birimlerinin bir biriyle uyumunu sağlamak yerine, hepsini bir birine hasım eden birisi veya bu mantığa sahip bir kişi devletin başına gelmemelidir…
Cumhuriyetimiz 91 yaşında fakat Türk devlet geleneğimiz binlerce yıldır var olmaktadır, Türk milleti ve devletini temsil yeteneğine sahip birisinin, etrafıyla yolsuzluklarla anılıyor olması bu geleneğe gölge düşürür, hatta lekeler…
Bundan dolayıdır ki; Türkiye Cumhuriyetinin başı, sütten temiz olmalıdır…
Milli menfaatler ve tarihi gerçekler karşısında, Ulusal tezlerimizi ‘’Ermeni meselesi gibi’’ devleti ve milleti adına korumalı, tarihi gerçekleri siyasete feda etmemelidir, yeminine sadık olmalıdır…
Cumhurbaşkanlığı önemlidir…
Bundan dolayıdır ki;
Genel Başkanımız Sayın Bahçelinin uyarıları siyasete ayar vermek değil, tarihe not düşmektir.
Vicdan ve sorumluluk sahibi her kes bu notu doğru okumalı, doğru algılamalı ve doğru karar vermelidir…
Not; Cumhurbaşkanı yemini…
‘’Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve Milletin bölünmez bütünlüğünü, Milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma, Anayasaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma, Milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerinden yararlanması ülküsünden ayrılmayacağıma, Türkiye Cumhuriyetinin şan ve şerefini korumak, yüceltmek ve üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim.’’