SİYASET

Bakan Yerlikaya, İstanbul'da medya temsilcilerinin sorularını yanıtladı:

- "(Ankara'daki terör saldırısı) Bunların nereden geldiğiyle ilgili en az 1500 arkadaşımız, jandarmamız, emniyetimiz sahada, o günden bugüne kadar araştırıyor. Daha önce bölücü terör örgütünün Mersin'de yapmış olduğu bir eylem vardı. O eylemle beraber bunları karşılaştırdığımız zaman, çok güçlü bir ihtimal paramotorla geldikleri yönünde. Çünkü kara yoluyla gelmiş olsalardı mutlaka iz bırakacaklardı"

İSTANBUL (AA) - İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 1 Ekim'de Emniyet Genel Müdürlüğü önündeki saldırıyı gerçekleştiren teröristlere ilişkin, "Daha önce bölücü terör örgütünün Mersin'de yapmış olduğu bir eylem vardı. O eylemle bunları karşılaştırdığımız zaman, çok güçlü bir ihtimal paramotorla geldikleri yönünde. Çünkü kara yoluyla gelmiş olsalardı mutlaka iz bırakacaklardı gelirken." dedi.

İstanbul'daki medya temsilcileriyle Beşiktaş Four Seasons Otel'de bir araya gelen Yerlikaya, programda soruları yanıtladı.

Yerlikaya, 1 Ekim'de gerçekleştirilen terör saldırısı girişimi sonrasında 4 müfettiş görevlendirdiğini ve hazırlanan raporun sunumunu aldıktan sonra gereğini yapacağını belirterek, "Bir ihmal varsa gereğini yapacağız. Beni herkes tanır, şu ana kadar ki idarecilik mizacımda başarıyı ödüllendirmekle ilgili her zaman cömert, eğer bir kusur, bir ihmal varsa, bu hakkaniyetle, adaletle tespit edildiyse bununla da ilgili cezalandırmakta da mevzuat ne yetki veriyorsa onu tam anlamıyla kullanırız." diye konuştu.

Teröristlerin nerden geldiklerine ilişkin soruya Yerlikaya, şöyle cevap verdi:

"'Bunlar Suriye'den geldilerse nasıl geldiler?' Bunların nereden geldiğiyle ilgili en az 1500 arkadaşımız, jandarmamız, emniyetimiz sahada o günden bugüne kadar araştırıyorlar. Daha önce bölücü terör örgütünün Mersin'de yapmış olduğu bir eylem vardı. O eylemle beraber bunları karşılaştırdığımız zaman, çok güçlü bir ihtimal paramotorla geldikleri yönünde. Çünkü kara yoluyla gelmiş olsalardı mutlaka iz bırakacaklardı gelirken. Dolayısıyla başlangıçtan itibaren biz hem 28'inde hem de 30'unda Mikail (Bozlağan) kardeşimizin şehit edildiği gece ve ondan iki gün önceki izden başka bir iz bulamadığımız gibi en büyük arzumuz, gayretimiz de şuydu, paramotoru bulmak. Daha önce Mersin'de yapılan o eylemde paramotoru 3 gün sonra bulmuştuk. Burada paramotoru şu an için bulamadık. Bulmak için çalışmayı bırakmış da değiliz."

Alçak, orta ve yüksek irtifa hava savunmasıyla ilgili değerlendirmenin Savunma Bakanlığının görev alanı olduğunu belirten Yerlikaya, "Ama bu son İsrail-Hamas arasındaki yaşananlarda da alçak irtifada sıkıntıların olduğunu gördük. Dolayısıyla şu anda alçak irtifa güvenliğiyle ilgili bir gayret var. Bununla da ilgili hep birlikte neler olacağını göreceğiz." ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin Hamas-İsrail çatışması nedeniyle İsrailli bazı vatandaşların Türkiye'ye geldiğini anımsatması ve sayıları ile statülerini sorması üzerine Yerlikaya, "Göç Başkanımızın ifade ettiği, şu anda 1500'e yakın bir rakam normal hava yoluyla, pasaportuyla gelen. Onlar düzenli göçmen, normal turist vizesiyle geliyor." bilgisini verdi.

- "3-4 ay içerisinde arananlarla ilgili çok büyük bir sayı alacağımızı düşünüyoruz"

Bakan Yerlikaya, diğer gazetecinin, "Son dönemde emniyet güçlerimize ateş açan, şehit eden saldırganlara baktığımızda çok geniş bir suç dosyası çıkıyor ortaya. Kamuoyu da şunu merak ediyor, '32 suç, 80 suç, 70 suç nasıl dışarıda ve nasıl polisimizi şehit ediyor? Bu konuda bir çalışma yapılması düşünülüyor mu?" sorusunu şöyle yanıtladı:

"Arananlarla ilgili büyük bir hassasiyet gösteriyoruz, göreve geldiğim günden bu yana arkadaşlarımızla, özellikle asayiş birimlerimize, daire başkanlarımıza, hem jandarmamıza hem emniyette. Bir ifade maksatlı arananlar var onlar mahkeme süreciyle ilgili ifadeye gelmeyen, gelemeyen ve tebligattan haberi olmayan. Bunlarla ilgili daha farklı bir çalışma tarzı yapıyoruz, o da çok arttı. Yakında bununla ilgili kamu spotları vereceğiz medyamıza. Hapis saikiyle arananlarla ilgili de çok ciddi, 81 vilayetimizde polis ve jandarma bölgemizde net talimatlar verdik, 'Sizin şehrinizde şunlar aranıyor' ve bunu her hafta takip ediyoruz. Onların performanslarına görüyoruz. Biz 3-4 ay içerisinde arananlarla ilgili çok büyük bir sayı alacağımızı düşünüyoruz."

- Ayhan Bora Kaplan çetesine yönelik operasyon

Bakan Yerlikaya, Ayhan Bora Kaplan çetesine yönelik operasyonlara ilişkin, "Bu operasyonlar gidebileceği yere kadar gidecek mi? Operasyonda gelinen son aşama nedir?" sorusu üzerine, konunun yargıya intikal ettiğini söyledi.

Yerlikaya, sözlerine şöyle devam etti:

"Size şunu söyleyeyim. Biz büyüklüğüne bakmadan, iri, orta, büyük demeden, vatandaşlarımızın huzurunu kaçıran, gördüğü zaman 'Yani bunları ne zaman alacaklar?' diye kendi kendine konuştuğu veya yanında bulunan arkadaşına, hemşehrisine sitem ettiği kim varsa hepsini alacağız. Bunu hamaset olsun diye söylemiyorum, bunu yapmak bizim bakanlık olarak temel görevimiz. Adalete teslim edeceğiz. Nereye gider, nereye gitmezi, o dosyanın savcısı bilir, ben bilmem, savcının yönetiminde. Mülki idare noktasında bize bağlı kolluk, ama adaletin tecelli etmesiyle ilgili adli süreç de savcının yönetiminde."

Devlet ve hükümet olarak organize suç örgütleriyle yaşamamak konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Yerlikaya, "Bunları alacağız, götüreceğiz, yargıya teslim edeceğiz. Az önce bahsetmiş olduğunuz dosyayla ilgili 9 polis açığa alındı. Bu noktada caddelerimizde, sokaklarımızda, şehirlerimizde, köyümüzde, kırsalımızda, her yerde, en az 3 kişinin bir araya gelip de amiyane tabirle orada şekil yapıyorsa biz onların da nefeslerini keseceğiz." ifadelerini kullandı.

- Teröristlerin veterineri şehit etmeden önce Kayseri'de başka bir aracı durdurmaya çalıştığı iddiası

İçişleri Bakanlığı önündeki terör saldırısına ilişkin, "Veteriner (Mikail Bozlağan) şehit edilmeden iki gün önce yine Kayseri'de elinde uzun namlulu silah olan bazı kişilerin araçları durdurmaya çalıştığı, kaçan araçlara ateş açtığı, durumun güvenlik görevlilerine bildirildiği yönünde bazı iddialar ortaya atılmıştı. Bu doğru mu?" sorusunu Yerlikaya, "Doğru. 112'yi arayıp bunu söylediği doğru. HTS'yle ilgili bir şey var, girdiği yerle, girmemesi gereken yerle ilgili bir tespitimiz var. Bununla ilgili layiha önüme geldiği zaman bunu da kamuoyuna açıklayacağım." diye yanıtladı.

Yerlikaya, kayıtları başka illerde olduğu halde İstanbul'a gelmiş Suriyelilerin kayıtlı oldukları illere dönmeleri için verilen sürenin 24 Eylül'de dolduğunun hatırlatılması ve "Bugün itibarıyla İstanbul'da kayıtlı olmayan Suriyeli var mı? Varsa geldikleri illere gönderiliyor mu?" sorusu üzerine, kayıtlı olmayan Suriyelilere bir yol izin süresi verdiklerini, bu sürede kayıtlı oldukları şehirlere gitmezlerse hizmet sürecini askıya aldıklarını anlattı.

Çakarla ilgili vatandaşların şikayetlerinin farkında olduklarını söyleyen Yerlikaya, bununla ilgili İstanbul Emniyet Müdürü başta olmak üzere hem jandarma hem de ilgili rahatsız duyulan illerde talimatlarının olduğunu, ağır cezalar uyguladıklarını ve uygulamaya devam edeceklerini, vatandaşın kendilerinden bu işi kökünden halletmelerini beklediğini ifade etti.

Bakan Yerlikaya, 2025'in sonunda, İstanbul'daki Kent Güvenlik Yönetim Sistemi'ndeki kamera sayısını iki kat artırarak, 30 bine çıkaracaklarını, bunun gücünün, tesirinin, asayiş suçları başta olmak üzere, suçların aydınlatılması, adaletin bir an önce tecelli ettirilmesi noktasında ellerini güçlendirdiğini belirtti.